Formula 1 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Formula 1 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Mart 2009 Cumartesi

Barrichello understeer nedeniyle pole pozisyonunu kaçırdı


Rubens Barrichello, son seansta yaşadığı oversteer problemi nedeniyle pole pozisyonunu kaçırdığını ifade etti. 2004’den bu yana pole pozisyonu kazanamayan Brezilyalı sürücü, bu şansı kaçırdığı için üzgün olduğunu belirti.
Understeer probleminden dolayı aracı limitlerinde kullanamadığını kaydeden Barrichello, her şeye karşın ikinciliğin de memnuniyet verici olduğunu söyledi.

F1’deki geleceği konusunda aylar süren belirsizliğin ardından sezonun ilk yarışına ilk sıradan başlayacak olan Brezilyalı sürücü, “Son üç dört ay çok kritikti, gelecek bir haberi bekliyordum. O yüzden burada olmaktan dolayı gerçekten ama gerçekten mutluyum” dedi.

Ross Brawn ve Nick Fry başta olmak üzere takımı kurtaran ve çalışmalarına devam eden herkese teşekkür eden Barrichello, herkesin elinden geleni yaptığını söyledi.

Barrichello, “Harika bir gün oldu. Pole pozisyonunu kazanabileceğimi umuyordum. Araç harikaydı, fakat sonseansta understeer yaşadım. Bu yüzden de aracı kullanmak oldukça zorlaştı” dedi.

Formula 1 tarihinin en tecrübeli sürücüsü olan Barrichello, aylar önce böyle bir sonucu tahmin etmenin imkansız olduğunu belirtti. Barrichello ayrıca, bir ara takıma genç pilotların alınmasının gündemde olduğunu hatırlatarak, “Onlarından çoğundan kendimi daha genç hissediyorum. Heyecanlıyım, iyi bir araca sahip olduğum için takıma teşekkür borçluyum” dedi.

Avustralya'da Brawn GP ile Button Pole Pozisyonunda


Sezonun ilk sıralama turlarını beklendiği gibi sezonun sürpriz ekbi Branw GP'den Jenson Button kazandı. Brawn GP bu zaferi ile Formula1 tarihindeki ilk yarışında pole pozisyonunu almayı başardı. İkinci sırayı ise takımın diğer pilotu Rubens Barrichello elde etti.

Jenson Button, Brawn GP'nin domine ettiği Avustralya Grand Prix sıralama turlarında, son üç yıl içindeki ilk pole pozisyonunu kazandı. Rubens Barrichello, birinci ve ikinci seansta Button'ın önünde en iyi tur derecelerine imza atarken, her iki pilot da her iki seansta rakiplerine fark atmayı başardı.

Adeta Brawn GP çifti arasında mücadeleye sahne olan son seansta ise pole pozisyonu, 0.305 saniye gibi bir farkla Brezilyalı sürücüyü geride bırakan İngiliz pilotun oldu.

Button son seanstaki ilk hız turunda rakiplerinin yaklaşık 0.5 saniye önünde ilk sıraya yükseldi. Kısa bir süre sonra Barrichello takım arkadaşına cevap verdi ve liderliği devraldı. Ancak Button'ın daha sonraki hız turu Albert Park'ta start çizgisindeki pole pozisyonunu belirledi.

Brawn GP her ne kadar Honda Racing'in devamı niteliğinde olsa da, resmi olarak yeni takım kategorisinde değerlendiriliyor. Bu yüzden Brawn GP, Mercedes-Benz takımının 1954'de Fransa GP'deki başarısından bu yana, ilk sezonunun ilk yarışında pole pozisyonunu kazanan ilk takım oldu.

Daha önceki sezonlarda olduğundan çok farklı bir grid dizilimi gördüğümüz sıralama turlarında Red Bull ve Williams, Brawn GP'nin en büyük rakipleri olarak ortaya çıktı. Ferrari ilk 10'da yer alırken, McLaren ancak 14 ve 15. sıralarda yer bulabildi.

Sebastian Vettel yeni takımı Red Bull Racing'le çıktığı ilk yarış haftasında üçüncü sırada yer alırken, BMW Sauber pilotu Robert Kubica da dördüncü oldu.

Serbest antrenmanların lider ismi Nico Rosberg ise Williams'ı, Toyota pilotu Timo Glock ve Felipe Massa'nın önünde beşinci gride taşıdı.

Jarno Trulli ikinci Toyota pilotu olarak dokuzuncu sırada Kimi Raikkonen'in önünde yer aldı. Kendi seyircisi önün piste çıkan Mark Webber ise ancak 10. sırada kendine yer bulabildi.

Beklendiği gibi McLarenlar son seansa kalamadı. Hatta Hamilton ilk seansın sonunda motorunda yaşadığı arıza nedeniyle ikinci seansta sürüş imkanı bulmadı.

Renault'nun serbest antrenmanlardaki hız eksikliği sıralamalarda da devam etti. Fernando Alonso, ikinci seansın bitimine doğru, sondan ikinci virajda otların üzerine çıktı. Bu seansta elenen eski dünya şampiyonu İspanyal sürücü yarınki mücadeleye, Nick Heidfeld ile Williams pilotu Kazuki Nakajima'nın arasında 12. sıradan başlayacak.


1. Button Brawn-Mercedes             (B) 1:25.211 1:24.855 1:26.202 19

2. Barrichello Brawn-Mercedes      (B) 1:25.006 1:24.783 1:26.505 21

3. Vettel Red Bull-Renault              (B) 1:25.938 1:25.121 1:26.830 21

4. Kubica BMW-Sauber                   (B) 1:25.922 1:25.152 1:26.914 19

5. Rosberg Williams-Toyota           (B) 1:25.846 1:25.123 1:26.973 21

6. Glock Toyota                                (B) 1:25.499 1:25.281 1:26.975 19

7. Massa Ferrari                              (B) 1:25.844 1:25.319 1:27.033 21

8. Trulli Toyota                               (B) 1:26.194 1:25.265 1:27.127 20

9. Raikkonen Ferrari                      (B) 1:25.899 1:25.380 1:27.163 21

10. Webber Red Bull-Renault       (B) 1:25.427 1:25.241 1:27.246 20

11. Heidfeld BMW-Sauber            (B) 1:25.827 1:25.504 14

12. Alonso Renault                         (B) 1:26.026 1:25.605 12

13. Nakajima Williams-Toyota    (B) 1:26.074 1:25.607 16

14. Kovalainen McLaren-Mercedes (B) 1:26.184 1:25.726 15

15. Hamilton McLaren-Mercedes (B) 1:26.454 no time 5

16. Buemi Toro Rosso-Ferrari (B) 1:26.503 10

17. Piquet Renault (B) 1:26.598 12

18. Fisichella Force India-Mercedes (B) 1:26.677 10

19. Sutil Force India-Mercedes (B) 1:26.742 9

20. Bourdais Toro Rosso-Ferrari (B) 1:26.964 10

29 Temmuz 2008 Salı

Mercedes-Benz SL 63 AMG F1 Güvenlik Aracı





Formula 1 yarışlarında ne zaman yarışın güvenliğini tehlike altına sokacak bir durum olsa; kaza, olumsuz hava koşulları vb. resmi Güvenlik Aracı piste girerek, dünyanın en hızlı otomobillerinin başına geçer. Güvenlik Aracı en hızlı şekilde “konvoyun” başını çeker, çünkü teknolojik F1 araçlarının motorlarının ısınmaması, lastik ve frenlerinin soğumaması gerekmektedir.

2008 Formula 1 sezonunda, 36 yaşındaki Güvenlik Aracı pilotu Maylaender, SL 63 AMG ile bu görevi yapacak. Cenevre Otomobil Fuarı’nda serilenen Güvenlik Aracı 525 beygir gücünde 6.3 litrelik V8 motora sahip. 100 kilometre hıza 4.6 saniyede ulaşan araçta vites değişimlerini 100 milisaniyede gerçekleştiren 7 vitesli otomatik şanzıman kullanılmış. Her hava koşulunda optimum yol tutuşu için arka diferansiyel %30 oranında kilitlenebiliyor ve stabilite sistemi ESP 3 farklı ayarda kullanılabiliyor.

1.75 tonluk SL 63 AMG F1 Güvenlik Aracı, CFRP (karbon fiber güçlendirilmiş plastik) paneller kullanımı ve bazı donanımların kaldırılması ile, standart modelinden 220 kilogram daha hafif olacak şekilde tasarlanmış.

20 Haziran 2008 Cuma

Ferrari’de son nokta: FXX Evolution!


Ferrari’nin 2005 yılında başlattığı, örneği olmayan FXX programı, 2008/2009 yıllarına kadar uzatıldı. Maranello’da geliştirilen en ileri teknoloji “GT”ye uygulanan “evolution” paketi, yol tutuşu ve performansı bir adım daha ileri taşımış. “Evolution” paket, seçme müşterilerden oluşan test pilotları ve 7 kez F1 Dünya Şampiyonu efsane pilot Michael Schumacher’in katkıları ile geliştirilmiş.


FXX yol kullanımı için onaylanmamış ve aracın yarıştırılması da planlanmıyor. FXX araştırma geliştirme amacı ile 30 seçilmiş müşteri tarafından pistte test ediliyor. 2006 yılında toplam 16,500 kilometre, 2007 yılında da 18,500 kilometre yarış pistlerinde kullanılan araçlar, 2 yıl içinde 14 kez grup halinde 14 kez de teker teker piste çıkılmış.


Geliştirilen paket ile FXX, Fiorano’daki tur zamanını 1’18”den 1’16”ya çekmiş. 6262cc hacmindeki V12, 9500 devirde 860 beygir üretiyor. Vites geçişleri 20 milisaniye daha erken, 60 ms içinde gerçekleşiyor. Maksimum güç artık 1000 rpm daha yüksek devirde elde edildiği için, vites oranları da ona göre baştan ayarlanmış.


Aracın yeni çekiş kontrol sisteminde 9 farklı ayar bulunuyor ve isterseniz kapatabiliyorsunuz da. Aynı Formula 1 araçlarında olduğu gibi, pilot, pist içinde virajdan viraja çekiş kontrol sisteminin ayarını değiştirip, yol tutuşunu iyileştirip lastiklerin bitmesini geciktirebiliyor.


Yeni ön süspansiyon geometrisi sayesinde, FXX’in özel 19inçlik Bridgestone lastikleri, artık daha uzun süre dayanıyor. Seramik bileşim Brembo frenler ise yeni fren pabuçları sayesinde iki katı daha uzun ömürlü. Aracın aerodinamik yapısı da %25 daha verimli hale gelmiş.